Belki bütün kış hobilerinizi geliştirmek için kurslara, atölyelere katıldınız. Belki de kendi kendinize öğrenmeye çalışıyorsunuz. Ve tatil zamanı geldi çattı. Şehirden uzaklaşmak demek hobilerinizi de ardınızda bırakacağınız anlamına gelmemeli. Becerilerinizi ancak pratik yapmaya devam ederek ve ilham almaya açık kalarak geliştirebileceğinizi hatırlatmak isteriz. Hele ki tatillerde boş oturmaktan sıkılan meraklılardansanız, bavulunuzda hobinize de yer açın. Tatile gidiyorum diye hobinizi terketmeyin.
İşte meraklılar için birkaç öneri:
Resim yapan meraklılar için de aynı şeyler geçerli. Evet, belki deniz kenarında şövale, tuval, palet, fırçalar, boyalar gibi tam teşekküllü bir çalışma pek mümkün olmayabilir ama yanınızda taşıyacağınız minik bir çizim defteri, birkaç renkli kalem, hatta tek bir kalem bile ilham geldiğinde veya gözünüz gönlünüz açılıp da kağıda dökmek istediğinizde hazırlıklı olmanızı sağlar.
Deniz kabukları toplama geleneğini eğlenceli hale getirebilirsiniz. Kabukları boyayın, cilalayın, delin, ya da hiç dokunmayın. Takılar, aksesuarlar ve çeşitli tasarımlarınız için kullanın. Taş toplama ritüelini ise yine taşları cilalayarak veya boyayarak keyifli hale getirebilirsiniz. Topladığınız taşları beyaz tutkal yardımıyla birbirine yapıştırarak minik heykeller yapabilirsiniz.
Elişi meraklıları da gerekli malzemeleri mutlaka bavullarına atmalılar. Nasıl olsa çok yer kaplamaz. Takı tasarımı, tığ işi, keçe yapımı gibi eğlenceli hobilere tatildeyken ara vermek zorunda değilsiniz. Tam aksine, tatilde ilham aldığınızda bunları derhal uygulamaya dökmek isteyebilirsiniz. Hatta elişi ödevi olarak tatil konseptli tasarımlara odaklanabilir, akşam çayı eşliğinde veya gölgede dinlenirken çalışabilirsiniz.
Deniz kenarında spor adına yapabileceğiniz tek şey yüzmek değildir.Kumda koşu yapmak, asfalt veya tartan pistte koşmaya kıyasla çok daha fazla kas gücü gerektirir, kalori yakar, kondisyon tutmanızı sağlar. Ayrıca milli tavla sporumuzun yanı sıra frizbi, voleybol gibi eğlenceli sporlarla da fiziksel egzersizlerinize tatildeyken de devam edebilirsiniz. Ayrıca artık pek çok tatil beldesinde kiralık bisiklet bulmak mümkün. Hem bisikletle çevreyi gezmek, hem de sporsuz kalmamak için tatildeyken bisiklete binmek de iyi bir seçenek.
Tabi bir de, gittiğiniz yörenin şartlarına göre bambaşka doğa sporlarıyla da tanışabilirsiniz. Birçok yerde kano, rafting, trekking, kaya tırmanışı, sörf, dalış gibi daha önce hiç denemediğiniz sporları keşfetme imkanı bulabilirsiniz. Belli mi olur, belki tatilden yeni bir hobi ile dönersiniz.
Bir hobi olarak mutfakta sık zaman geçiren yemek meraklıları için de tatiller bulunmaz fırsatlarla doludur. Eğer yeni bir yere tatile gidiyorsanız, mutlaka yöresel yemekleri denersiniz. Mutfak sanatları meraklıları böyle zamanlarda aşçılar veya restoranlarda çalışan diğer kişilerle aralarını iyi tutarlarsa ayaküstü bir sohbet esnasında özgün bir yemek tarifi kapabilirler. Tatil bitip de evinize döndüğünüzde, tatilde yaptığınız keşifleri bizzat uygulamak için böyle zamanları iyi değerlendirin.
Bunların yanı sıra, müzik meraklıları da tatillerini enstrümanlarıyla vakit geçirmek için değerlendirebilirler. Tabi eğer piyano veya bateri gibi cüsseli müzik aletleri çalmıyorsanız. Kumsalda gitar eşliğinde Akdeniz Akşamları çalmakla kalmayın, notalarınızı da yanınıza alarak pratik yapmaya devam edin. Bu noktada çevredeki tatilcileri rahatsız etmemeye dikkat etmek önemli bir ayrıntı. Sakin bir yerlere gidiyorsanız, sessizliği değerlendirerek çalışabilirsiniz. Belki enstrümanlarıyla tatile gelmiş başka müzik meraklılarıyla da karşılaşır, beraber çalarsınız. “Ah! Keşke yanıma alsaydım…” demeyin.
Ayrıca popüler ve turistik tatil mekanları yabancı dilinizi geliştirmek için de şahane yerlerdir. Yeter ki, karşınızdaki yabancı turist de sizinle sohbet etmek istesin. Çekinmeyin, konuşun, konuştukça açılın, yeni arkadaşlar edinin. Böylece konuşma pratiği yapma fırsatı bulur ve tatildeyken öğrenmek için çaba sarfettiğiniz yabancı dilinizin körelmesini, unutmayı önlemiş olursunuz. Hatta tatilden ayrılmadan yeni arkadaşınızın e-posta ve hatta nostaljik meraklılar için direk posta adresini alıp mektuplaşarak da yabancı dilde yazılı olarak iletişim kurabilme yetilerinizi geliştirmek için iyi bir fırsat yakalamış olursunuz. Aman, tekrar uyaralım: Karşı tarafın da gönüllü olması çok önemli. Dil öğrenme hevesiniz tacize kaçmasın.Son olarak, gittiğiniz yörenin insanlarının zamanlarını nasıl değerlendirdiğini, hobilerinin neler olduğunu gözlemlemenizi öneriyoruz. Şifalı otlar mı toplanıyor? Kilim mi dokunuyor? Reçel yapımında mı uzmanlaşmışlar? Yoksa şarap mı? Balık tutmanın püf noktaları neler? Konuşun, sorun, öğrenmeye açık olun. Merak edin! Bu şekilde dönerken hediyelik eşyaların yanı sıra yeni hobiler de edinebilirsiniz.
İyi tatiller!