Notice: Function _load_textdomain_just_in_time was called incorrectly. Translation loading for the head-footer-code domain was triggered too early. This is usually an indicator for some code in the plugin or theme running too early. Translations should be loaded at the init action or later. Please see Debugging in WordPress for more information. (This message was added in version 6.7.0.) in /var/www/html/wp-includes/functions.php on line 6114 Notice: Function _load_textdomain_just_in_time was called incorrectly. Translation loading for the wordpress-seo domain was triggered too early. This is usually an indicator for some code in the plugin or theme running too early. Translations should be loaded at the init action or later. Please see Debugging in WordPress for more information. (This message was added in version 6.7.0.) in /var/www/html/wp-includes/functions.php on line 6114 Mola verme zamanının geldiğini anlamanın yolları - Meraklısı İçin - Hobiler, Fikirler

Mola verme zamanının geldiğini anlamanın yolları

Hepimiz biraz şu mola işini elimize yüzümüze bulaştırmıyor muyuz? Özellikle kendi işini yürütenler, ev-ofis ortamında çalışanlar, öğrenciler veya hobiler gibi kişisel meşgaleler ile zaman geçirenleri ilgilendiriyor mola ile ilgili dikkate almamız gerekenler. Genelde

Çocukken herşey ne kadar kolaydı. Evdeyken öğlen uykusu zamanı, yemek arası, banyo saati hep ya kendi kendini hatırlatırdı ya da anneler “Haydi masaya! Yemek saati!” diye seslenirdi. Okul zamanı ise tenefüs zilleri vardı. Tam gereken zamanda çalan, derse ara verilen, ya da genelde hep erken çalan ve tekrar sınıfa çağıran… Zaman geçip de molalarımızı kendimiz belirleyecek kıvama geldiğimizde, hepimiz biraz şu mola işini elimize yüzümüze bulaştırmıyor muyuz?mola

Özellikle kendi işini yürütenler, ev-ofis ortamında çalışanlar, öğrenciler veya hobiler gibi kişisel meşgaleler ile zaman geçirenleri ilgilendiriyor mola ile ilgili dikkate almamız gerekenler. Genelde ayarlamakta sıkıntı çekiyoruz. Ya işten kaçınmak için zırt pırt mola veriyoruz, ya da tüm enerjimizi tüketene kadar ara vermeden çalışıp duruyoruz. Her iki durumda da performansımız ve işten alacağımız verim düşüyor. Bu gibi durumları önlemek için mola vereceğimiz zamanı doğru ayarlamamız gerekiyor.

Mola dediğimiz aslında erteleme olmasın?

Dikkatimizin dağılması, yorgunluk, zaman sıkışıklığı ve stres gibi faktörler mola aralıklarımızı doğru ayarlamamızı engelliyor. Öncelikle şu molaayrımı doğru yapmak gerek mola ihtiyacımızın esas nedeni erteleme mi, dinlenme ihtiyacı mı?

Yapılan işe bir ara verme isteğinin en sık rastlanan nedenlerinden biri genellikle kendimize itiraf etmekte zorlandığımız, sinsi bir erteleme isteği oluyor. Bu isteğin belli başlı nedenleri arasında yapılan iş ile ilgili beliren endişeler, stresten kaçınma, tembellik veya konsantrasyon bozukluğu sayılabilir. Tüm bu nedenlerle yüzleşip çözüm üretmeden verdiğiniz, “mola” olarak tanımladığınız zaman dilimleri, aslında işten kaçış ve ardından katlanarak büyüyen iş yükü ve stresten başka bir şey olmayacaktır.

mola

Mola vermenin asıl amacı ise dinlenme ihtiyacıdır. Çalışmanın orta yerinde beliriveren bu ihtiyaç esasen yapılan işe tekrar odaklanmak amacını taşır. En azından ideali budur. Ara verdikten sonra tekrar çalışmaya döndüğünüzde, moladan öncekine kıyasla performansınızda bir artış gözlemleyemiyorsanız ya yanlış zamanda ve yanlış nedenlerle mola vermiş, ya da mola için ayırdığınız zaman dilimini verimli geçirememiş olabilirsiniz.

Erteleme isteği ve dinlenme ihtiyacı arasındaki farkı kavrayıp, kendinize dürüst davranarak mola verdiğinizde, çalışmak daha keyifli bir hal alacaktır.

Kimileri ise mola vermesi gereken zaman aralıklarını tamamen görmezden gelerek durmaksızın çalışır, ki bu da ayrı bir dert olur çoğu zaman. Yine de mola verme zamanını size bildiren, derinlerden çalan bir tenefüz zili vardır mutlaka.

İşte buna kulak vermenizi sağlayacak, aslında bir araya ihtiyacınız olduğunun işaretleri.

Molaya ihtiyacınız olduğunda…

  • Harekete geçmek, karar almaktan daha uzun sürer.

molaPek çok karar alıp hiçbirini uygulayamıyorsunuzdur. Sürekli yapılacaklar listesine yeni maddeler ekleyip çoğunu uzun süre listede bekletiyorsunuzdur. Saatleriniz ve hatta günleriniz düşünerek, ancak bu düşüncelere tepki oluşturacak eylemleri gerçekleştirmeden geçiyor olabilir.

  • Mola verme fikri korkunç gelir.

Bunca işin uğraşın arasında, ne molası?! İşler çoktan boyunuzu aşmış gibi geliyorsa, can havliyle çalışırsınız. Durup biraz ara verme fikri bile tüyler ürpertir, çünkü birikmiş bir stres ve işleri yetiştirememe endişesi sizi boğmuş olabilir. Aslında tam da böyle zamanlarda çalışmaya ara vermek gerekir ki masabaşına dönüşünüz muhteşem olsun.

  • Yakınlarınızdan biri mola vermenizi söyler.

Size herşey tıkırında gibi gelebilir. Güzel güzel çalışıyorsunuzdur ve molaya aslında hiç de ihtiyacınız yoktur. Ama işler dışarıdan pek de öyle görünmüyor olabilir. İş ortağınız, anneniz, eşiniz ya da ev arkadaşınız gibi sizi çalışırken yakınen gözlemleyebilen biri sizden ara vermenizi istiyorsa, bunu ciddiye almalısınız. Mutlaka geçerli bir nedeni vardır. Alnınızda biriken teri, darmadağınık masanızı, sabahtan beri ağzınıza bir lokma koymadığınızı belki siz farketmiyor olabilirsiniz. Ama onlar farkederler.

  • Herşey çalışmanızı aksatıyormuş gibi gelir.

Su içmek, yemek yemek, hatta tuvalete gitmek gibi en temel ihtiyaçlarınız bile vakit kaybı gibi geliyordur. “Şunu da bitireyim, ondan sonra yemek yerim” gibi ertelemeler aslında ara verdiğinizde dikkatinizin dağılıp çalışmaya geri dönemeyceğinize dair endişelerinizi ve stresinizi yansıtır. Bu gibi düşünceler ise mola zamanının geldiğinin en belirgin işaretlerindendir.

  • “Hayır”dan çok “Evet” dersiniz.

pmola Kafanızın içinde şöyle diyaloglar döner durur: “Oldu mu?” diye sorarsınız kendinize. Cevap “Yok ya, sanki tam olmadı gibi…” ya da “Evet, evet. Bu tamamdır. Devam!” olur. Kendinizi yaptığınız işle ilgili yokladığınızda verdiğiniz olumsuz cevaplar özeleştiriden kaynaklanır, ki bu çoğu zaman olumlu bir durumdur. Böyle cevaplar verdiğinizde daha iyisini yapmak için kendinizi motive eder, işe daha fazla zaman ve emek harcarsınız. Her aşamadan sonra şak diye onay cevabını yapıştırmanız ise son dakikacılık veya yorgunluktan kaynaklanıyor olabilir. Artık bir an önce işi bitirmek veya sıradakine geçmek istiyorsunuzdur. Eğer “Evet”leriniz “Hayır”larınızdan ağır basıyorsa, bir mola verip sonrasında yaptıklarınızı gözden geçirmek için fırsat yaratmanın tam zamanıdır.p

  • Sık sık ne yapacağınızı unutursunuz.

Bilgisayarınızı açarsınız, neden açtığınızı unutursunuz. Yerinizden kalkıp mutfağa gidersiniz, niye gittiğinizi unutursunuz. İş arkadaşınızı ararsınız, ne konuşacağınızı unutursunuz. Gözlüğünüzü kaybeder durursunuz. Etrafta koşturup durursunuz ama ne yapacağınızı çoktan unutmuşsunuzdur. Aslında bir e-posta göndermeniz gerekiyordur. Susamışsınızdır. Toplantı ayarlayacaksınızdır. Gözlüğünüz zaten gözünüzdedir. Bunların tamamı dikkat dağınıklığı ve yorgunluk belirtileridir. Bu kafa dağınıklığıyla çalışmaya devam etmek çok yerinde olmayacaktır. Ara verme zamanı gelmiştir.

Eğer bahsettiğimiz bu durumlarla karşılaştığınız bir anı yakalarsanız, işte o an mola vermek için en doğru zamandır.

Molalarınızı daha keyifli ve verimli geçirebilmek için Mola vermenin alternatif yollarını anlattığımız yazımızı okumanızı öneriyoruz.