Hobi ve Sportif Faaliyetlerin Psikolojik Gelişime Katkısı

hobi ve sportif faaliyetlerin psikolojik gelişime katkısı – blog, Psikolog Melis Demircioğlu ile hobi ve sportif faaliyetlerin, bireylerin psikolojik gelişimine etkilerini konuştuk.

Melis DemircioğluPsikolog Melis Demircioğlu ile hobi ve sportif faaliyetlerin, bireylerin psikolojik gelişimine etkilerini konuştuk.

Eğitimler, hobi ve sportif faaliyetlere katılmanın kişinin psikolojik gelişiminde etkisi var mı? 
Hobi ve sportif faaliyetlerin insan psikolojisine katkısı aslında tahmin edileceğinden daha fazla. Bu konularda yapılmış pek çok bilimsel araştırma da mevcut. Örneğin; sportif faaliyetlerin beyinde endorfin adı verilen hormonun salgılanmasını sağladığı bilinir, bu hormon rahatlık, huzur ve keyif ile doğrudan ilintilidir. Buna ek olarak Mayo Clinic araştırmacıları kapsamlı bir çalışma ile hobi sahibi olmanın bunama başlangıcını geciktireceğini gösterdiler. Bizler de seanslarımızda sürece uygun olması durumunda aktivitelerin iyileştirici etkisinden faydalanıyoruz. Özellikle depresyon hastaları ile yürüttüğümüz psikoterapi seanslarında zaman zaman hobi ve sportif faaliyetleri içeren aktiviteler planlanlamamız tedavi sürecini farkedilir biçimde hızlandırıyor ve nüksün önlenmesine de katkıda bulunuyor.

Çocukların sosyalleşmelerinde toplu yapılan etkinliklerin faydaları neler? 
Çocukların sosyal duygusal becerilerinin gelişimi açısından toplu etkinliklere katılması, akranları ile bir araya gelmesi faydalıdır. Çocukların birbirlerini gözlemleyerek akranlarından öğrenebileceği pek çok şey vardır. Bu nedenle bebeklerin altıncı aydan itibaren diğer bebeklerle bir araya getirilmesini önermekteyiz. İki yaş itibariyle de çocukların tek başına değil daha çok diğer çocuklarla oynamayı tercih etmesi ve sosyal oyunların önem kazanması ile birlikte sosyal duygusal becerilerin gelişimi hız kazanır. Bu dönemlerde çocukların düzenli aralıklarla oyun gruplarına dahil olmasını önermekteyiz. Bu tür aktiviteler hem sosyalleşmeyi ve girişkenliği beslemekte, hem de yapılan aktiviteler bakımından ince motor ve kaba motor becerilerin gelişimi ve dil gelişimine destek olmaktadır. İlerleyen yaş gruplarında ise çocuklarda fiziksel, sosyal ve kültürel aktiviteler önem kazanmakta ve bu tür faaliyetler çocukların ileriki yaşlarında daha aktif bir yaşam biçimi benimsemesini, yaratıcılıklarının gelişmesini, entelektüel ve sosyal yönlerinin desteklenmesini ve stresin günlük hayatlarındaki negatif etkilerinin azalmasını sağlamaktadır.

Çocukların sosyal duygusal becerilerinin gelişimi derken nelerden bahsediyorsunuz?
Diğer kişilerle sözlü ya da sözsüz iletişim kurmayı ve etkileşimde bulunmayı kapsayan her şeye sosyal beceri diyebiliriz aslında. Sosyal becerilerin öğrenilmesi ilk olarak aile ortamında başlar ve daha sonra sosyalleşme başladıkça çevrenin de etkisi ile beceriler şekillenir ve gelişir.

Sosyal becerileri birkaç farklı başlıkla özetlememiz mümkün. Bunlardan biri ilişki başlatma ve sürdürme becerileridir. Konuşmayı başlatma, sürdürme ve dinleme becerileri başta olmak üzere; soru sorma, izin isteme, özür dileme, yardım isteme, yardım etme gibi etkileşimsel becerileri içerir. Bunlar okul öncesi dönemde tamamlanmasını beklediğimiz gelişmelerdendir. Diğer sosyal beceriler grupla çalışabilme becerileridir ve bu da grup çalışmalarında kurallara ve yönergelere uyma, kendisine verilen sorumluluğu yerine getirebilme ve paylaşma becerilerini kapsar. Duygusal becerileri de sosyal becerilerin bir diğer alt başlığı olarak düşünebiliriz. Bu da karşısındaki kişilerin duygularını anlayabilme ve kendi duygularını ifade edebilmeyi içerir. Son olarak problem çözme becerileri de sosyal duygusal beceriler kapsamında gelişmesini beklediğimiz becerilerdendir ve bu da problemi tanımlayabilme, çözüme yönelik amaç belirleme, problemin çözümüne yönelik alternatif yöntemleri tespit edebilme ve planlama yapabilmeyi içerir. Sosyal beceri gelişimini tamamlamayan çocuklarda sosyal fobi adı verilen, diğer kişilerle bir arada bulunma, konuşma gibi aktivitelerin neden olduğu günlük yaşamı etkileyecek miktarda ve korkulan durumdan kaçınmayı gerektirecek düzeyde yoğun kaygılanma durumu görülebilmektedir.

Psikologların halka yönelik olarak verdiği eğitimler nelerdir? 
Psikologların halka yönelik pek çok konuda ve pek çok ilgi alanına yönelik eğitimleri bulunmakta. Aile eğitimleri, evlilik ve çiftlere yönelik eğitimler, çocuk gelişimi eğitimleri, ebeveynlik becerilerine yönelik eğitimler, kişisel gelişim eğitimleri, öfke kontrol, bireysel stres yönetimi, iş hayatında motivasyon ve zaman yönetimi gibi pek çok alanda grup çalışmaları, eğitim ve seminerleri bulunmakta.

Sizin bireysel olarak verdiğiniz eğitimler nelerdir? 
Kurumlara ve bireylere yönelik eğitimler olmak üzere iki farklı dalda eğitim çalışmalarım bulunmakta. 2009 yılından bu yana çeşitli alanlarda faaliyet gösteren şirket ve kuruluşlarda çalışanlara yönelik pek çok eğitim verdim. Halen  kurumsal eğitim ve seminerlerim devam etmekte. Bununla birlikte son dönemde ağırlıklı olarak ebeveynlere yönelik; çocuklarda davranış eğitimi, sorumluluk ve özgüven kazandırma, çocuklarda disiplin ve sınır koyma, gelişim dönemlerinde ebeveynlerin sıklıkla karşılaştığı problemlere yönelik pratik çözümler ve benzeri gibi çocuk psikolojisini temel alan eğitimler vermekteyim. 

Bireyler Türkiye’de kişisel gelişime yeterince zaman ayırıyor mu? 
Kişisel gelişim günümüz Türkiye’sinin oldukça popüler kavramlarından biri. Toplumun pek çok kesimine yayılan ve son on yılda ciddi bir ivme kazanan bu konuya kişisel gelişim kitaplarının katkısı yadsınamaz. Kitapçılarda hemen her konuda yazılmış bir kişisel gelişim kitabı bulmak mümkün. Sanıyorum insanları kendi “kişisel gelişimlerine” yönelik düşünmeye iten bu yayınlar oldu. Daha sonra kişisel gelişim seminerleri ve bu konularda hazırlanan televizyon programları yaygınlaştı. İnsanlar bir şekilde kendilerini tanımanın, kendi istek ve ihtiyaçlarını tespit edebilmenin, güçlü ve zayıf yönlerinin farkına varmanın ve belli bir vizyon edinmenin yaşam kalitelerine ve psikolojik sağlıklarına olumlu etkisini öğrendiler. Her ne kadar günümüz Türkiye’sinde bu bilinç ve farkındalık artmış olsa da şehir hayatının beraberinde getirdiği yoğun iş temposu ve zaman kısıtlılığı insanların kişisel gelişim için gereken zamanı ayırmalarına engel olabiliyor ne yazık ki…

 

Meraklısı İçin’deki hobi kurslarına göz atmak isterseniz buradan ulaşabilirsiniz.